.jpg)
Karikatür; karşıdakini alaya alan, hafife alan, rencide eden, gülünç ve komik duruma düşüren mizahın bir dalıdır.
Dolaysıyla da karikatürün hedefi ve amacı, karşıdakini rahatsız etmektir.
Fıkra, mizahi yazı ve karikatür karşı tarafın eksikliklerinden ve zaaflarından yararlanarak mizahi özellik kazanırlar.
Özellikle karikatür bu görevini yerine getirirken oldukça fazla tepkiye maruz kalır.
Çünkü hiç kimse eksikliklerinden ve zaaflarından dolayı alaya alınmak istemez.
Dolaysıyla bu özelliklerinin değil ortaya çıkmasını, gizlemek isteyen kişi veya kişiler, karşı saldırıya geçer.
Bu en kolay çıkış yolu olarak zannedilir.
Ama kazın ayağı hiçte öyle değildir.
Çünkü mizahın karşısında kızanı toplum hiçbir zaman dürüst kabul etmezde ondan…
Bu yüzden dürüst olmayan Profesyonel siyasiler, dürüst gözükmek ve pirim yapmak için her zaman mizahın ve mizahçının yanında yer almışlardır.
Karikatürleri yüzünden Bedri Koroman’ı günahları kadar sevmeyen birçok siyasi lider, her zaman onun yanında yer alarak pirim yapmışlardır.
Mizahçılara hoşgörülü yaklaşma yerine onlarla kavga yolunu günümüzde seçenlere de, büyük yanlış içinde olduklarını söylememiz gerekir.
Günlük karikatür çizeri olarak bende, eksiklerini ve zaaflarını dile getirdiğim lider ve çevresinden oldukça fazla tepki almaktayım.
Hatta öyle ki, karikatürü kategorize ederek “karikatür iktidara karşı yapılmalıdır” safsatasını bile öne sürmüşlerdir.
Kısacası “neden Deniz Baykal’ı sürekli çiziyorsun da Tayyib Erdoğan’ı çizmiyorsun” tepkisine maruz kalmaktayım.
Evet,
Daha önce çalıştığım “günebakış” gazetesinden ayrılış nedenim, Ortak Pazar, AKP, Erdoğan aleyhinde çizdiğim karikatürler yüzünden olmuştur.
Ve bu gazetenin sahibi bana, “günebakış AKP çizgisinde bir gazetedir. Dolaysıyla bundan sonra AKP aleyhinde çizeceğin karikatürleri yayınlamayacağım. Çizdiğin karikatürler yüzünden AKP Trabzon’da Belediye Başkanlığını da kaybetti zaten” dedi.
Bu şartlarda gazetede çalışmaya devam etmem söz konusu olamazdı.
Ve bende öyle yaptım.
Bu çizgimi uzun bir sürede şuan çalıştığım “taka” gazetesinde de devam ettirdim.
Bu yüzden AKP’lilerden de birçok tepki almıştım.
Yukarıda da ifade ettiğim gibi hiç kimse eksiklikleriyle ve zaaflarıyla alaya alınmak istemez.
Dolaysıyla bilinçsizce sanatçıya saldırı kaçınılmaz oluyor malesef.
Karikatür sanatçısı olarak bende diyorum ki; “şartlar namüsait durum arz etse de, doğruların yanında olacağız. Doğru, iyi, güzel olan her şeyi kim yaparsa yapsın alkışlayacağız.
Eğri olanlara sıra gelince, kimse kusura bakmasın; onlarla alay edeceğiz, hafife alacağız, rencide edeceğiz, gülünç ve komik duruma düşüreceğiz…
Çünkü yaptığımız karikatür sanatının hedefi ve amacı budur.”
Nizamettin Mollasalihoğlu
