31 Ocak 2008 Perşembe

Nizamettin Mollasalihoğlu

.
.
O bir düşün adamı
.
Bu şehir anam gibi babam gibidir bana.
Bu şehirde büyüttüm çocukluğumu.
Kemerkaya’nın yosun kokusunu bilirim.
Ganita’nın gün batımını, Faroz’un balıkçı motorlarını, yazlık sinemaları bilirim bu şehirde.
At arabalarını, Chevrolet taksileri, rugan ayakkabılı yüksek ökçeli rengarenk giysili şık bayanları, bayları, gülen çocukları, saygılı gençleri bilirim.
Bu şehirde.
O yüzdendir bu şimdikine itirazım.
Karşı koyuşum bu yüzdendir.
Silahlı, külahlı ve günahlı bir hal aldı bu şehir.
Ne Kemerkaya kaldı şimdi, ne de burnumun özlediği yosun kokuları.
Günden güne çoğalan çarpıklıklara çelişki ve haksızlıklara karşı adeta teslim oldu bu şehir.
Çizgi polisi birkaç karikatürist hariç.
Bu çirkin ve kötü gidişe; fırçasıyla, sazıyla, sözüyle,şiiriyle dur diyen, demesi gereken birkaç sanatçı ve sanat dostu hariç.
Bu şehir polisle, jandarmayla zarla, zorla değil; Sanatla, sanatçıyla güzelleşir ancak.
Ancak, ne yazık ki ömrünü çizgileriyle, toplumsal sorunlara, ekonomik, siyasal ve sosyal sıkıntıların çözülmesine çözüm arayan ve hayatını bu sanata adayanbir düşün adamı,bir usta,bir karikatür çınarı,saçma saban iftira ve ithamlarla küstürülmek devrilmek istenmektedir.
Hayır Avrupa birliği kapısından girmekte olan ülkemin hukuk anlayışı buna izin vermeyecektir. Ona, yani sanatçıya, yani sanata ceza vermeyecektir.
Vermez.
Artık Ülkemin Hâkimleri; Sanata ve sanatçısına daha yakındır dünden.
Aksini deneyenler Başbakan da olsa sonuç alamamıştır, alamayacaklardır.
Ancak sözde hakarete uğradığını beyanla mahkemeye koşan zatı muhtereme; Yahu kardeşim, “Birbirlerinin kucağına oturuyorlar… Yalaşıyorlar… ve daha nice ahlaka mugayir ifadeler kime aitti ve kimin içindi?"
Hadi erkekçe, mertçe söyle.
Korkma senin gibi mahkemeye de gitmeyeceğim.
Hadi söyle.
Ama nerde sende o yürek?
Evet, mahkûm olmasını istediğin o zat senin bu ve benzeri edep dışı sözlerinin hiç birini sana kullanmadığı gibi, senin için kaç kere bu şehrin altını üstüne getirmiştir.
Yazıklar olsun vefasızlığın sarışın rüyalarına…
Mahkûm olmasını istediğin o zat, yüz kere usta, yüz kere karikatürist ve dürüst bir sanatçıdır ve ülkemizde günlük karikatür çizme yetisine sahip üç beş karikatüristten biridir üstelik.
Öyle yılda birkaç karikatürü ancak yardımlaşa çizebilen, ona buna ait olanı sahiplenebilen bir sahtekar da değildir.
Ama biz onu yalnız bırakmayacağız.
Bütün gücümüzle bu saldırının karşısında, Nizamettin Mollasalihoğlu’nun yanında olacağız. Çünkü onun yıkılması, daha çok cehalet, daha çok kaos ve daha çok lay lay lom demektir.
Olurda bu hukuk savaşında Nizamettin Mollasalihoğlu yere düşer de bunun gibi sanat düşmanlarını daha da mutlu olmaları için otuz yılda 13 sergi açan dört albümü yayınlanan bir karikatürist olarak sözümdür.
Bu şehirde Karikatür Sanatıma son vereceğim.
Evet böylece meydan göçeklere, böceklere kalacak.
İşte o zaman “meraba tele vole”
.
Harun YAVRUOĞLU